|
|
|
|
KARAKOÇAN ormancık-kölemis |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
KÖYDE YAŞAMIŞ OLDUĞUNUZ ANILARINIZ KOMİK OLAYLAR...AKLINIZA NE GELİYORSA BİZLERLE PAYLAŞMAK İSTERSENİZ BİZ BURADAYIZ YAZDIKLARINIZI YAYINLAMAK İÇİN BEKLİYORUZ...
|
|
|
ZİYADİN DİLEK
Kölemis
Kölemisli bununla gurur duymalı
Kölemisin çocukları.
Kalemzinin pekmezi
Dünyanın tek ilacı
Pekmezinden utanma bacı bacı
Sen yap ilacını, Kalemzinin çocukları.
Karasakalın bademi
Sıralanmış sanki zeytinağacı
Bana verın bir dalını
Karasakal çocukları.
Avrupa dünyanın beşigi
Biz geldik öğrendık bunları
Sakın çekinmeyin gidin ileri
El ele tutuşun bacıkardeşleri.
Hepimizin ortak payı
Gezdigimiz yer hep aynı
Babalardan almışız bu terbiyeyi
Herkesi dost bilin, yok düşmanı.
Ziyadin derki böyle olmalı
Bu dünyada birşey bırakmalı
Bir gün gidersem dostlar ağlamalı
Dostlar Kölemisi örnek yapmalı.
Ziyadin DİLEK
ALACAĞIM VAR
Benim o köyde alacağım var
Malımı mülkümü sattım köküm var.
Beni yabancı görmeyin komşular.
Orda yatan atalarım var.
Benim o köyden alacağım var.
Bıni malan,aranlar hep hayalımda
Armudundan dutun da
Tadı var damağımda
Ben buradaysam köküm orada
Benim o köyden alacağım var.
Toplanırdık çocuklarla
Dardı ganında lilikta
Kuşlar gibi toplardık dalında
Ben buradaysam ruhum orada
Benim o köyden alacağım var.
Yelceğin şakırtısı
Tırpanın hışıltısı
Nede hoş gelirdi sesi
Hepside aklımda kaldı.
Benim o köyde alacağım var
Yalancı bebek yapardık
Yağmur duasına çıkardık
Her eve giderdik
Topladığımızı paylaşırdık
Benim o köyde alacağım var.
Eğer giderseniz bayramdan bayrama
Komşuluk hakkıdır verin bir dua
Sorarsa torunlarda
Söyleyin birisi geliyor yolda
Benim o köyden alacağım var
Ziyaddin derki sarhoşum
Eşten dosttan ayrılmışım
Gurbetten çok bıkmışım
Yediden yetmişe gelmişim
Darılmayın komşular ben o köyün çocuğuyum
Benim o köyde alacağım var.
ZİYADDİN DİLEK
Yusuf DİLEK Berlin/ Almanya
UZAKTAKI KOLEMISLILER
Bu sayfamizda uzaktaki kolemislileri tanitmaya calisacagiz
Yusuf Dilek. Kolemis dogumlu kolemiste kücük yasta ayrilir
Ama kolemisi onutmamistir,kolemis hakindaki düsüncelerini
bize anlattı. internet kanalliyla kolemise aiit bir siteye ulastim
cok sevindim kolemis icin ve kolemisi tanitmaya calisan Abdullah
Aydin ve Necmettin bal la burdan tesekür eder kolemis icin
kurulacak dernek ilerisi icin iyi yerlere gelecegine inaniyorum
dernek kurucularini ve kolemis icin bundansonra ugras verenlere
simdiden basarilar diler. Bu konuda sizlere maddi ve manevi
yardimlarim olursa bundan mutluluk duyarim, Cünkü gecmiste
kolemisliler köyleri icin cok caba sarf etmisler onlarin anisina
saygi ile egilir calismalarinizda basarilar diler
Yusuf Dilek 25.10.2009
ALMANYA / BERLIN
Güllü ÖZDEMİR CAKIN
KÖLEMİS'in VAZGEÇİLMEZ YEMEĞİ
Karadeniz deyince herkesin aklına hamsi geliyor ya kolmis deyince
aklınıza ne gelir ? Herkesin bi anisi vardir $irin kolmiste .benim
anlatacagim hem ani hem kolmisin gercegi¨!Eskiler bilir kuru
soğan kolmislen özdeşleşimtir ama son yıllarda soğanın papucu
dama atlımış yerini dövülmüş biber (isota kutandi)almış yahu
bu ne zaman oldu ? biz kolmisliler soğanımıza niye sahip çıkmadık!
Gundino hele toplanin. Ama ben diyorum ki soğanda bizim dövülmüş
biberde (istoa kutandi ) bizim olsun.Yazın köye gittiğimde misafir
olduğum her evin sofrasında dövülmüş biber vardı.valla eğri oturup
doğru konuşmak gerekirse biberde biber hani bide sac ekmeği tam
ziyafet kuzu çevirme neki hele hamsi yanında bile geçemez.Dovulmus
biber kolmiste ve ulkemizin bi cok yerinde sevilen bi yemek nami
taaa uzaklara yurtdisina kadar gitmistir .Yabancilar dovulmus biberi
bilmezler biz onlara ogretecez bu cok uzak olmasada sanirim
posetlere koyup caktirmadan valizlerelen coktannn seyhate cikmistirda .(isota kutandi)siz bu yazılanları okurken lütfen ekmeğinizi hazırlayın
malum acıkma ihtimali var Biraz gec bi uyari oldu hepnizden özur diliyorum. 22.10.2009 SEVGIYLEN ESENKALIN GüLLü öZDEMIR
..........................................................................
Abdullah AYDIN (Kölemisli)ALMANYA
BU TOPRAKLAR VE BIZ
Ne oldu da bu topraklari terkettiler.? Kimi bu topraklari ekonomik nedenden dolayi terk etti,
Kimi zorla sürgüne gönderildi, Kimi yollarda telef oldu,
Kimi varki bu topraklarin cimentosunda harci olan kimi yapilan tas evlerinin mimarisinde alin teri,
emegi vardir.Köylünün ,ciftcinin irgatin tirpanina sekil veren ustalarin ,zanaatkarlarin demirci dükanlarinda
tinlayan ses lerin türküye dönüstürüp emek verendir. Bu topraklari terk ederken bir hasret bir özlem biraktilar
Degirmen taslarini, DINK leri,harman makinasi,dibek taslari yapan marangozlar sahi ne oldu aniden bu kültürümüz yok oldu. Ustasina saygi duyan ciraklar kalfalar yokoldu. kisildi perinin sesi nerde perinin gür akisi suyun akisinda cikan
ses yankisi o sesi bize cok görenler barajlarla munzuru ,periyi doga katliyami yapan zihniyettin. Ormanlarimizi yakan
anlayisin bunlar sebeb degilmi topragimizi terketmenin. Ama terk etmiyecegiz bu topraklari Perinin üzerinde ulasimi saglayan( VARANGEL ) GELEK Ve bunlari yapan ustalar nerdeler? El emek göz nuruyla yapilan kilimlerimiz bunu yapan Teyzelerimiz. Nerde ermeni komsularimiz yollarda telef olanlar Dünyanin her tarafina dagilanlar Amrikaya,fransaya, marsilyaya kanadaya gidenler Bu topraklarin cimentosunda mimari yapilan taslarin da izleri vardir. türkülerinin sesi vardir sarigelinin aski vardir Bu kültürün izinde haykiran sesleri acaba duyormuyuz .Bu sesler birer türkü olmus bu türküleri dinliyormuyuz yoksa onuttukmu
ABDULLAH AYDIN
KÖLEMİS'LİYE SİTEM
Bir kolmisli olarak kolmisin tarihini arastirmak ve sahip cikmak her
kolmislinin
sorumlu olmasi gerekir .cünkü kolmisi bugüne getiren ejdadi kolmisi en zor
dönemlerde bile sahip cikmistir ema sültünü, ismail sitiyi,keko bozeyi simi
xidiyi onutmamak lazim. birde yüz sene önce urfanin siverek ilcesine ve
kiginintemran köyüne kovancilara hatta karakocana giden bandan ailesini mala
beytes ailesi hatta cogu kolemislinin dedelerinin karakocan da ve kizilcede ve aga
mezrasinda mezarlarinin olmasinda acaba hic bir kolemisli vijdan azabi
duymuyormu? Bir kac kisi haric ilgisiz duyarsiz genc kolemis kusaklari
kendinizisorgulamak icinve tarihinize sahip cikmak istegi yokmudur köyümüze
sahip cikalim hatta siverege gidip köy hakina bilgi sahibi olmak icin ilgi duymak
istiyen kisi buraya muracat edip bana ulasabilirler bu firsati kacirmiyalim beyler
bu bir görevdirsaygilarimla siz sayin ilbey lilerin genc kusaklari köyünüze sahip
cikmaya ne dersiniz burdanda efendi ilbeyede tesekürlerimi sunarim
12.02.2008 13:24:47
BENIM TOPRAGIM
Yoksulluğun icinde yaşadilar
Ama onurluca direndiler
Memleket sevdasını
Kırlarında, yaylalarında yasadılar
Uzaklaştılar köylerinden, unutmadılar
Özlemle aradılar
Toprağına döndüler
Ektiler tohumlarını beklediler filizlerini.
Ağita döktüler Türkülerini dağıldılar uzaklara
90 yaşında kimi 130 yaşında anlattılar kendilerini
Kimi şiire döktü sevdasını kimi ağıta
Çektiler acıyı gurbette, el kapısında
Bakma bana öyle masum boynum bükük
Sevdalanmışım ben toprağıma
Özlemişim ben göcüp gidenleri
Bu toprakta, yaylasında doğanlara...
Abdullah AYDIN 3.10.2008
KOLMiS BENIM SEVDAM
Kolmisliyim aslim belli. Gün dogar kuslar civildasir disarda
Seni terk etmedim sevdamdan belli Görüyorum bir duman gibi yükselir banidan
Alip götürdüler beni bu elden Iste kevrinavi iste hazirbabadan
Paylasamadim seni baskalarla sakli. Kiyamam sana dönerim oxandan
Dersimden capakcurdan bilanlikta namın var Yıllar oldu uğramadım sana kolmisim
Sana sahip olmak icin can atanlar. Yalnizligimin düsünde aklimin kösesinde
Ah yüregim haykiriyor yokmu kolmisliler Seni özlerim her gün bir kösede.
Özledim seni kolmis geliyorum yayladan. Dönecem bir gün mutlaka hevseyhisinden
19.01.2008 BERLİN
Yazan: Kölemisli Abdullah AYDIN piranli
Zeynel İLBEYİ (Kölemisli)
HOLLANDA
RÜYA GİBİ
Hic unutmadim dogduğum, Canlidir dogasi Rüya gibi havası
Büyüdüğüm köyüm kolmisi. Anlatmak zordur tarifasi
Meshurdur yaylasi soğanı Anisi coktur her insanin
Ormandir her dört tarafi Kis olur anlatir hırisizlik anısını
Sıkıdır aile dostuklari Genclik aydinlandi okudukca
Derindir asiret duygulari Istedi dilini topragini köyünü
Birakmazlar birbirilerini Kirdi feodal, Asiret zincirini
Unutmazlar kolmis köylerini Unutmadilar kolmis rüyalarini
Cogaldikca aile fertleri
dagildirlar gurbet yellere
Ev kudular yaban yellerden
Unutmadilar arar oldu kolmisi rüyalarinda
ZEYNEL İLBEYİ 06.04.2008 HOLLANDA
..........................................................................................
Gündoğan BAL (Kölemisli)
attığım adımlar geride izleri dolayısyla kopan fırtınanın arkamda ufalan dünyanın yanında geceleri arıyorum yalnız yollarda yollar seni bana yaklaştırmakta gecenin değişen kollarında geceleri yol alıyorum korkmadan sana ulaşmada attığım öfke duymadığım adımların izleri benisana yakınlşatırmakta uznan yol seni sevdanla anlamsız yollara sapmakta saptığı yolar çıkmazda durmakta durduğum yerler seni attığım adımın bazen öfkesinde seni bulmakta
sen bir rüya isen benim dünyamda ve dünyayla sana bağışladığım sevsında düşündüğün ve yetişemez olan bir çığlığı ulaştımı sana ebediyen uzanan bir sevgi ve güzel dünya karşısında .ama anlattığımın yanında genede doğrunun sana erişilmez uzağında .doğru mısrada durdunmu seni bana uzanan ellerinde bir öfke yoktu gece attığım adımın gerisi gelecekmi korkusu sana ulaşmada yok yılmak sevda anlamında.bir sefer düşündüğün beni bulan beni saran beni ben benim sevgimin gece başlayan rüyada bir rüyanın karanlıkta yiten başlayan anlatan sana yakaran kelimeler bir giden gelenin yanında bir mutlulukmu sana doğru sana doğru ulaşmaya çalışan seni seven bir ruhun varsa kalan bir his alır beni ulaştığı gökyüzünde seni seven bir ruhun tek hislik aşkında ama ben bir hissettiğim düşündüğüm ve ulaşılmaz olana giden ruhumla bir beklemedeyim seni saran yağmurla yağmurlar bir havanın bozulması seni bekleyen ilk yağmurun düştüğü toğrağın kokusunda.yağmurki ıslattığı toprağın rahmetiyle ulaşmaya başlayan gecenin kopan fırtınanın şiddeti başlayan sade anlattığım tek hecelik ufak sözlerle başlayan tek hecede yitirdiği beklenilmez sabır dolu anlattığım durumda anlattığım durumda bir karşılıksız sözle sebebeiyet ırmağında kalan tek mevsim ile başlayan sevginin geride bıraktığı izlerde
sana kapılan ve üzüntüye boğulan bir rüzgarla etrafa dağılan karamsar havanın seni kollayan benim yanımda uyanan gecenin başladığı bir gün daha kaybolan ufukların ardında .ne olursa olsun dünya durduğunda bir gecenin batışıyla sonsuz acıya ve karamsar duygularım alt ettiği benim yarama düşün bir kere bir gecede açan bir çiceğin yararmı senni saran sadece bir umut olarak kapsadığı rüyama .bir ötesi varsa bu düzenin sana olan sevdamın tek bir nefretle kör ettiği baktığım şaşkınlık eseri gibi sertama ulaşmaya çabalayan bocalayan katlanır gibi değilsede yaşadığım bir türküde bir notada haykırmakta
Benim düşündüğüm müsün bir feryatla kalktığım mısın gecenin beni uyandıran ışığı mısın .soruyorum kendi feda ettiğim sana gelen yok olsada bir durakladığımda ötemde bekliyorum son sözcüğümü sana ulaştırmayı.sadece anlattığım bir melekle sana bir eşsizlik katmaktansa sevgim senin kurbanın senin içim düştüğüm yollarında .sadece söylediğim türküleri bile hep aynışeyi anlatmakta bir duyunun ötesini aramakta.geceleri gizlenengün ışığında parlayan ufkun güneş aydınlığında sevgim tek bir seferde heba edilecek kadar kısa sözler olmasada bir bitmek var mı sözlerin sonsuzluğa uzanan ve geleceği geçmiş kapsayan hatıralarım yaşadığım kaderim.kader beni sorgulamakta hayatın kısalığında ve uzun olan sadece sözlerimin bitmeyen rüyanın başlangıçında karanlık bir sevdayı boylamakta.düşün bir kere sen sevgiyi karşında sadece bir kaç sözün arkasında kendini gizliyor büyük karanlık yolda.karanlığın yuttuğu ama gün ışığının aydınlatmak uğraştığı sabahın ilk ışınlarının oklarında.bekle soor beni o karanlıktaki gördüğüm benim sana uzattığım hayalin anısına kalan bir sevgi gücünün ardında
küçük bir bulut olsam başım dönerdi yüksekte dünya döndürürdü başımı ama kimi görsem dünyada ona sevdamı haykırmak isterdim sevgiyide görmek isterdim bana kadar yükselmesini ve bütün insanlığın aynı şeyleri farklıca yaşamasını isterdimve ben oldukça dünya asla durmayacaktı bu isteklerim olana kadar ağlamak isterdim gece gündüz dünyayı göz yaşlarımla yıkamak isterdim bütün dünya benimle üzülsün benimle sevinsin gözlerimden akan yaşı kurutmak için güneşi beklerdim asla uyumazdım gökyüzü benim sonsuz istirahatgahım uyumak ne mümkün gündüzleri kuş cıvıltısı geceleri denizin dalga sesleri uyuturmuki insan acısını gökyüzünde söndürür seylediği her küfür gökyüzünde birer huzur olarak içine işler ve görmediğim tatmadığım sevgi aşk kalmayacaktı her sevgi benden gececekti benim ellrimden gecip dünyayı saracak ve dünya da her aşk ilk aşk olarak yaşanacaktı sevgiyi herkes tadacaktı gökyüzü sevgiyi atan bir kalpte buluşturacaktı her kalp bir olacaktı kalpte gökyüzü mavisinde kimi zaman koyulaşacak kimi zaman rengini açaçaktı ama hep bir meyvesi olacaktı bütün dünya sevdada yenileyecek kendini
geziyorum umursamazcasına
yollar beni savuyor dünyada ordan oraya
her gittiğim yer ayrı mevsim kokuyor
baktığımda sen görüyorum meyhanelerde
kapattığım gözlerimin önünde sen
kim bilirki beni bu halde düşünşene
tek merhabada başlıyor tek kelime ile
kapattığım gözlerim acıyor yaşlarla
sokaklar caddeler birbişrne çıkar
ben hep çıkmaz yollarda duruyorum
etrafımda bir dönen dünya
beni alıp götürüyor güneşin ufkunda
geldim çok uzaklardan
senindi her söylediğim yol türküsü
karartıyı sana benzettimde
adın çınlar kulaklarımda sevdayla
31.07.2009
BİTMEYEN SEVDAM
kölemis diyarı gülistan
endamı yakar insanı ruhtan
ona gelinirmi altı üstünden
kölemis aşkları koca yürekten
kölemis bir koca diyar
emsali yok bu diyarın boyundan
nerde varsa aşkın yeşillenmeye yüzü
kölemiste boy verir bir fidan
kölemis taşı toprağı altın yaldızlı
ançak yaşayan anlar var bunu aklından
gök toğrağı aradığı bu diyarda
en uzaklarda arayıp kavuştuğu hasretten
kölemis aşkları çeker kendine
ona tutunur ana baba kokan elleriyle
uzaktaki sevdaları bile çeker kendine
kölemis rüyalarda gecen bilinmezlik anlatısı
yazan: Gündoğan BAL 02.06.2008 Çorum
KÖLEMİSTEN DÜŞTÜM YOLLARA
kölemisten düştüm yollara
kader sürükledi beni istanbullara
yüreğimdeki büyük acıya
burası yarama merhem ola
ben seni unutmak için düştüm yollara
senin gözlerinden uzaklarda
bir daha o düşü görmemek için
senin esaretinden kurtulmak için
artık beni görmeyeceksin
bensiz bu hayatı geçireceksin
bir zamanlar senin ellerinde olan yüreğim
canımı yakamayacak kadar uzaklardayım
ben arkama bakmayıp düştüm yollara
gitmek bana kalmak kadar acı olsada
avutacağım bu deli yüreği senden uzakta
bu yeni yurdum benim cennetim ola
kollarım sana olan zinciri kırdım
tek bir acıda kendimi buldum
gözümdeki yaşı umutla kuruttum
kendimi bu şehrin kalbinde buldum
2008
KÖLEMİS AŞIĞI
kölemisin kayıp giden yiğitleri güzelleri
hepsi bu toprağın üstünde önce yeşerdi
sonra toprak ana onlara derin uykularında kuçak verdi
topraktan gelip toprağın özüne karışı verdiler
koca yiğitler bu köyde boy verdi namsaldı
yeni açmış gül gibi kızlar bu köyde evlenip ana olu verdi
her zaman töre onların hayatlarının kutsal kanunu idi
kölemis uzak bir şehir olup ağızdan ağıza dolaşıp herkese yakın idi
kölemis çocuk gibi saf ve atılgan hırçın
kölemis yüreği ateş gibi yanıp tutuşan aşık
kölemis kocamış yaşına karşın her zaman yeni
kölemis bir destanın başlayıp sonsuzlukta bitişi
kölemiste dengbeşler söylüyor hikayelerini
nesilden nesile köyden köye anlatılyor topladıkları hikayeleri
bu diyarın topraklarında başlayıp bu diyar topraklarında biriken
bu diyarda sonsuzluğun sırrı gibi saklı bitmeyen hikayeler
kavallar eşlik ediyor dengbeşlere yüreklerinide katarak
onlarda bir ahenk içinde kendilerine yer buluyorlar sesizce
kölemisliler geçmişlerinden çıkan izlerden kendilerine çıkardıkları
ançak rüyada görülebilecek kadar güzel bir masal gibi içlerine emiyorlar dinletiği
kölemis bir masal dünyasında kendine yer bulur
umursamaz ançak o da taşar sığmaz bu diyarı içinde
o bir hırçın rüzgar gibi eser durdurmak ne mümkün
o birkere başalmıştır ulu tanrının emriyle esmeye
bu köy tepede kuruludur kartal yuvası gibi
bu köyün insanları buranın özeliğine hep vurgun gibi
onlarda içlerinin güzeliği gibi etrafa dağıtır gibi
bu köy adına yaraşırdır kendini cennetin kapısı sayar gibi
yazan :Gündoğan BAL 02.06.2008 çorum
KÖLEMİS ADINA
kölemisten düştüm yollara
kader sürükledi beni istanbullara
yüreğimdeki büyük acıya
burası yarama merhem ol
ben seni unutmak için düştüm yola
senin gözlerinden uzaklarda
bir daha o düşü görmemek için
senin esaratinden kurtulmak için
artık beni görmeyeceksin
bir zamanlar seni ellerinde olan yüreğim
canımı yakamayacak kadar uzaktalardayım
ben arkama bakmayıp düştüm yollara
gitmek bana kalmak kadar acı olsada
avutacağım bu deli yüreği senden uzakta
bu yeni yurdum benin cennetim ola
Gündoğan BAL 28.12.2008 00:05:
YÜREĞİMİN SAKLADIKLARI
hayat bazen çölde koşturan bir atlının çiğnedği kumların
tepede yer tutmuş bir kavurucu güneşin altında gibi bir ıstırap yolu
hayat bazende birhedefin arkasındaki lakırtı ise
karatoprak yutacaksa son bir dua ile
işte ozaman bütün istekler
ikigün ikigece keyfe
seni tanıdıktan sonra hayat gün doğuşundan batışına
sesin bir düşün kayıp çığlığı adına
sessizlik içinde bir gürültünün
yürek yakan bir ağıdı kulaklarımda
bu hayatın anlamsızlığında senin sesin cennetenmi geliyor
yoksa dünyanın bütüngüzelliğiavuçalarındamı gizli
yoksa bir meleğin rahmeti
senin kalbinimi kadri
ve bir rüya gördün dün gece
bir karanlığın giziemli renginde
açan bir kırmızı gül gibi gözlerim
aydınlığı buldu senin yüzünde
en anlaşılmaz olan ise
bir rüyanın en tatlı uykusunda
bir masalın en içten anlatıımında
bir türkünün yürek yakan ağıdında
hepside gözlerinin beni öldüren siyahlığındaydı o anda
bu ıstırapta serseriyim viraneyim ölüyüm yolarında
hiç kimse söndüremez bu ıstırabı kollarında
sana ulaşmak engelleri aşmakta duvarları yıkmakta
son umudum cehennemin ateşli cezasında
bensiz bu hayatı geçireceksin
Gündoğan BAL 02.01.2009 01:01:
ACI
sevgidir acının ilacı
aşktır onun arkadaşı
mutluluktur belkide sabır taşı
böyleyse bana kalır sadece mezar taşı
bu kalpte dağların arasında
bir gül var masunluğunda
siyah gözleri yürek çarpıntısı olsada
tek bir gül gibi hep asi kalsa
yüreğime sığmadın ilk görüşümde
kaybettim seni o anda kendimde
yürek bu dinlemez hiç bir vakitte
yürek özgürdür senin yakalayan ellerinde
özgürlüğe uçan bir kuşdur yürek belkide
her konduğudaldır onun sevdası
herkapandır onunkırılmaz zincirleri
herkanat çırpışıdır aşkına ulşması
ben çok cırpındım sana ulaşmakta
engeller karşısında yeniktim nasılsa
çok debelendim bu yaramla
sana kavaşamadım bu dünyada
Gündoğan BAL 02.01.2009 01:01:
ÖZLEM
bir özlemde diyar sarısı
tek muratta bekleyen yarası
gecenin loş karanlığı
ellerin birbirini arayışı
yalın ayak teptiğim yollardır çile
yazdığım satırlardır hasret
gördüğüm dağlar ovalardır memleket
sarıldığım kara boşlukların hayalini et
nesin sen ey güzel
selamlar söyle her gördü
benim güzel sözlerimde kal
ara beni her gördüğün kişide
14.06.2009
Gündoğan BAL
KÖLEMİS İÇİN DUYGULARINIZI BİZLERLE PAYLAŞMAK İSTERSENİZ BİZ BURDAYIZ...YAZDIKLARINIZI YAYINLAMAK İÇİN HAZIR BEKLİYORUZ. AKLINIZA NE GELIYORSA.YORUM HANESINEDE YAZABILIRSINIZ. helinbal@hotmail.com MSN'ye DE GÖNDEREBİLİRSİNİZ.saygılar sevgiler
|
|
|
|
|
|
|